Türk özel sektörünün net döviz açığı gittikçe
artarak 2017 yılının 8. Ayı itibariyle 212 milyar doların üstüne çıkmıştır. Döviz
kurlarında son zamanlarda görülen yüksek oynaklık bu döviz açığının özel sektör
açısından çok ciddi risklerin ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Son zamanlarda
TL’de yaşanan değer kaybı ile birlikte önümüzdeki dönemde dolar ve Euro faizlerinin
artmasına bağlı olarak döviz maliyetinin artmasına paralel, Türkiye’nin kendine
özgü politik, jeopolitik ve ekonomik riskleri de artmaktadır. Bu gelişmeler şirketlerin dövize erişmesini zorlaştırmakla
kalmayacak, aynı zamanda kurlarda yaşanacak yükselişlere bağlı olarak çok
pahalı hale de getirecektir.
Merkez Bankasının dün açıkladığı “TL Uzlaşmalı
Forward(Vadeli) Döviz Sözleşmeleri” özel sektörün mevcut kur riskini yönetebilmesi için yeni bir enstrüman
olarak karşımıza çıkıyor.
Sistem nasıl çalışacak
Merkez Bankası miktarı ve vadeleri ilan ederek
ihaleye çıkacak, ihaleye katılan bankalar da fiyat ve miktar tekliflerini
bildireceklerdir. İşlem “ihale süreci” olarak tanımlandığından, belirlenen
vadelerde dövize en yüksek fiyatı veren banka ihaleyi almış olacaktır.
İhaleye katılan firmalar vadeli fiyatı nasıl
belirleyeceklerdir? Burada fiyat belirleme, tipik bir forward işlemde olduğu
gibi “taşıma maliyeti” dikkate alınarak hesaplanmış bir vadeli fiyat olacaktır.
Örnek:
TL/$ kurunun 3,8750, TL faiz oranının %13,77 ve dolar faiz oranının %2,5
olduğunu varsayalım.
Bu durumda ihaleye katılan bir bankanın
vereceği 6 ay vadeli forward fiyat teklifi
Vadeli Fiyat= 3,8750* ( (1+(%13,77)/2)/(1+(%2,5)/2) )= 4,09 TL
Görüldüğü gibi teklif edilen bu kur(fiyat) TL’nin
değer kaybının önlenmesi gibi bir sonuç yaratmayacak, sadece özel sektörün 6 ay
sonra ihtiyaç duyacağı dövizin maliyetini sabitlemiş olacaktır.
Her ne kadar bu işlem şirketlerin kur riskini
yönetmeleri açısından önemli bir avantaj sağlasa da, bu ihalelerde oluşacak fiyatlar(kurlar) piyasaların enflasyon, faiz, ücret artış talebi, kira sözleşmeleri
vs unsurları da doğrudan etkileyecektir. Bunların yanında, hane halkının döviz
talebi, bankalardaki Döviz tevdiat hesapları da burada oluşan kurlara bağlı
olarak etkilenecektir.